Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Übersetzung
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Übersetzung
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
alt seviyede yer alan
tehlikelere karşı dikkatli olmayan
dini tören ile ilgili
devriye gezen bekçi
alrededores de una ciudad
come into someone's presence
vasi ile ilişkili
phonocentrism
san perlita
bir şeyi sonuna kadar oturarak izlemek
tuhaf bir ortaklık
iki iğne arasındaki iplik ilmeğini bastıran ince demir plaka
öz sunu
beklentilerin ötesinde
menstrual care
(bir şeyle) aynı yönde yüzmek
bacak kadar
proximity in time
töre haline gelmiş
kapıyı gözetlemek
money burns a hole in (one's) pocket
öz-belirtimli alan
epistemological realism
orta asya, tibet ve çin'e özgü sürü halinde yaşayan açık kahverengi renkli ve siyah kuyruklu bir ceylan
majorcan
nadir hastalık
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"nadir hastalık"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Medical
1
Medical
nadir hastalık
orphan disease
n.
2
Medical
nadir hastalık
rare disease
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"nadir hastalık"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 25 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Medical
1
Medical
nadir görülen hastalık
rarely encountered disease
n.
2
Medical
nadir görülen nöromüsküler hastalık
rare neuromuscular disease
n.
3
Medical
yüksek mortalite ve morbidite ile seyreden nadir bir hastalık
a rare disease with a high mortality and morbidity
n.
4
Medical
kalıtsal geçişli nadir bir hastalık
a rare inherited disorder
n.
5
Medical
yüksek mortalite ve morbidite ile seyreden nadir bir hastalık
a rare disorder with a high mortality and morbidity
n.
6
Medical
nadir görülen hastalık
rare disease
n.
7
Medical
nadir görülen hastalık
orphan disease
n.
Pathology
8
Pathology
trombositlerin normal pıhtı üretemediği, nadir görülen bir otozomal resesif hastalık
thrombasthenia
n.
9
Pathology
hücrelerde fonksiyonel peroksizomların azalması ya da yokluğu ile karakterize edilen doğuştan gelen nadir bir hastalık
cerebrohepatorenal syndrome
n.
10
Pathology
hücrelerde fonksiyonel peroksizomların azalması ya da yokluğu ile karakterize edilen doğuştan gelen nadir bir hastalık
zellweger syndrome
n.
11
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
dawson's encephalitis
n.
12
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
sspe
n.
13
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
bosin's disease
n.
14
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
van bogaert encephalitis
n.
15
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
subacute sclerosing leukoencephalitis
n.
16
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
subacute inclusion body encephalitis
n.
17
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
inclusion body encephalitis
n.
18
Pathology
genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülen kızamık virüsü kaynaklı nadir bir kronik hastalık
sclerosing leukoencephalitis
n.
19
Pathology
beyin ve karaciğerde bakır birikmesi sonucu ortaya çıkan ve nadir görülen bir kalıtsal hastalık
wilsons disease
n.
20
Pathology
özellikle böbrek kılcal ve küçük atardamarlarında pıhtı oluşumu ile görülen nadir bir hastalık
hemolytic uremic syndrome
n.
21
Pathology
derialtı dokularında ve vücudun diğer kısımlarında ağrılı şişme atakları ile karakterize olan nadir bir kalıtsal hastalık
hereditary angioedema
n.
22
Pathology
çocuklarda virütik bir hastalık sonrası görülüp aspirin kullanımı ile ilişkilendirilen nadir bir bozukluk
reye's syndrome
n.
23
Pathology
kasları etkileyen nadir bir genetik hastalık
distal muscular dystrophy
n.
24
Pathology
nadir görülen kalıtsal bir hastalık
cystinosis
n.
25
Pathology
kar getirmeyeceği için genellikle ilacı geliştirilmeyen nadir hastalık
orphan disease
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of nadir hastalık
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy